5 Kasım 2007 Pazartesi

ALTIN ÜLKESİ KOLHETİ: EFSANE VE GERÇEKLER VII.

ALTIN ÜLKESİ KOLHETİ: EFSANE VE GERÇEKLER

Otar LORDKİPANİDZE
Almancadan çeviren:Gubazi Çibarişi


''Eski çağlarda büyük üne sahip olan ülkenin (Kolhetia’nin ) ününü Jason’unArgonot seferi efsanesı ve ondan önceki Phrixos’un seferide göstermektedir.'' (Strabon)


Kolheti, Argonot seferleri hakkında bilgiler veren en eski yunan yazarları tarafından, gelişmiş bir tarım ilkesi olarak belirtilmektedir110. Burada sadece ’’demir (bronz) ayaklı boğa’’ , Pindardaki ’’ dökme demirden sert saban’’ (IV Pytien-Ode) ve Rodoslu Apollonios’un (III, 230-234, 412-427) ilettikleri hatırlanmalıdır. Kral Aietes bu eserde tarım ekonomisinden iyi anlayan biri olarak gösteriliyor; ’’sadece o, burnundan ateş çıkaran demir(bronz) ayaklı boğayı sabana koşabiliyor, tarlayı düz ve derinden kazabiliyor, ekebiliyor ve birgün içinde ekini kaldırabliliyordu...’’

Gürcistan’ın tarım ekonomisi tarihi hakkında yapılan özel araştırmalar, Kolheti’nin M.Ö. 7-4. yy’da gelişmiş bir tarım ekonomisine sahip olduğunu ortaya konmuştur111. Burada çok dikkat çekici bir nokta, M.Ö. 7 –4.yy’a ait arkeolojik kazı alanlarında, mezarlarda özellikle demirden yapılmış kazmaların varlığıdır. Bazan birkaç yüz tanesi bir arada bulunmaktaydı. Bunların içinde özellikle demir saban veya sabana benzeyen aletler çok ilginçtir112. Tarım aletlerinin ölü ile beraber gömülmesi diğer kültürlerde nadir olarak raslanan bir durumdur, fakat Kolhi kültüründe buna sıkça rastlanmaktadır. Bu, tarımın toplum içinde oynadığı büyük rolu yansıtmaktadır. Bu Kolheti hakkında söylenen bir çok efsanede de önemli rol oynamaktadır. Demirden saban113 ve sabana benzeyen aletler114, ayrıca tarım aletleri üzerinde yapılan etnografik araştırmalar, tarımın saban ve kazmalar ile yapıldığını ortaya koymaktadır115 . Tarımı yapılan çeşitli tahıllar; darı, çeşitli buğday türleri, ’’macha’’Triticum macha, Triticum vulgare ve kolh polba (Triticum paleocolchicum), saçak köklü bitkilerden keten ve kenevir (bunlar ihraçta ediliyordu)116.

Kazılarda çıkarılan çeşitli çanak çömlekler ve demirden asma bıçakları117 Kolhilerin üzümcülükte yaptıklarını göstermektedir118. Üzüm tarımındaki gelişim özel toprak mulkiyetinin oluşma sürecini hızlandıran etmenlerden bir diğeri idi119 . M.Ö. 7- 5.yüzyıla ait sayısız kemik buluntular büyük ve küçükbaş hayvancılık, domuz, tavuk vb. üretiminin Kolhetinin ekonomik hayatında önemli bir yere sahip olduğunu göstermektedir120

Yerleşim yerleri az araştırılmış olmasına rağmen M.Ö. 1000 yılından itibaren mimarî yapıları stabil, belirgin, organize bir yapılanmaya sahipti ve sürekli bir gelişme göstermektedir. Yapılar ya doğal bir yükseltinin üstüne veya yapay olusturulmuş bir yükseltinin üzerine kurulmakta, çevresi bir veya iki hendek ile çevriliyordu. Yerleşim yerleri plana göre kurulmuyordu ve sınırları çok belirgin değildi. Herahgi bir Tahkimat sisteminin olmaması ahşap kule tipi evler yapıların gelişmesini yönlendiriyordu. Bunların kurulmasını Vitruv şöyle naklediyor (II, 1, 4, 6): ’’ Pontostaki Kolhiler büyük ormanlıklar sayesinde evlerini sağa ve sola bütün bir ağaç gövdesini yere uzatıyorlar. Uçlarına diğerini koyarak bu şekilde oturulacak içmekanı belirliyorlar. Daha sonra bu dört köşe direklerle bağlanıyor ve bu şekilde üste doğru çıkarak kule şekilli evler yapmaktadırlar. Ağaçların arasında oluşan boşluk yaprak ve kille doldurmaktadırlar. Çatıları da aynı şekilde ağaçları giderek daralacak biçimde koymaktadırlar. Ve bu şekilde piramit biçiminde çatılar oluşturmaktadırlar. Çatılar yaprak ve kil ile örtmekte ve bu şekilde barbar tip çatılar yapıyorlar.’’

Vitruv kule biçimli eski Kolhi tipi evlerin orta kesiminde , basamak biçimli piramit biçimindeki mimariyi çatı olarak tasvir etmektedir. Bu neredeyse kare şeklinde yapılardır ve üste doğru giderek daralmakta, koni seklinde bir çatı ile sonlanmakta ( belki ışık ve duman için bir delikte bulunmaktaydı) (Şek. 9. 1). Eski ahşap evler, ayrıca köşe konstruksiyonlar ve diğer detaylar Vitruvs’un aktarımlarını tastik etmektedir121.
Şekil.9. Kokhi ahşap mimari, M.Ö. 6.-4. yy, Vitrusv’ un tasvirine daynarak yapılmış rekonstruksiyon

Eski kolheti yerleşim yerlerinde; Namçeduri, (Şek. 1, Nr. 4), Nosiri (Şek. 1, Nr. 35)Simagre (Şek. 1, Nr. 7) ve diger yerlerde yapılan arkeolojik kazılar, Bronz dönemine kadar uzana zaman dilimine ait ahşap bina tekniğine ait güzel örnekler ortaya çıkarılmıştır. Evler kural olarak birbirleri özerine gelen ve dışarıya doğru hafif çıkıntı bırakılan konstruksiyonlardan oluşuyordu (Resim. 6.) ve bir veya birden çok dikdörtgen şeklinde odalardan oluşuyordu. Çeşitli malların konduğu ambarlar da bu şekilde inşa ediliyordu. Kolhiler bu tip evlere ‘’Dşargvali’’, yani kütüklerden yapılmış ev (oda) diyorlardı. Bu yapı tekniği Kolhetide M.Ö. 2000 lerde gelişti ve neredeyse günümüze kadar ulaşmıştır. Ahşap yapılar çoğu zaman kerpiç ile sıvanıyordu.

Bu amaç için kullanılan pişirilmiş kerpiç sıvaların özerinde ağaç izleri bulunmaktadır. Simagre’de bulunan bir evde kare seklinde (5,60 m x 5,60 m) iyice sıkıştırılmış kerpiç bir taban ortaya çıkarıldı122. Aynı yaşta ve biraz daha eski benzer yapılar Kolhetinin diğer yerlerinde ve dağlık bölgelerdede bulunmaktadır123.

Bu tip yapı konstruksiyonu sadece evler için karakteristitk değil aynı zamanda tapınak ve surlardada kullanmaktaydı. Vani’de (Şek. 9, 3) M.Ö. 5. yy la ait bir tapınak ortaya çıkarıldı. Tapınağın doğu tarafından 2 m. genişliğinde uzun bir koridor açılmakta: Kuzey tarafı 2 m. aralıklarla duran çapraz örülmüş araları taş ve kerpiç ile doldurulmuş ahşap duvarlar bulunmakta. Tapınağın batı tarafı zeminde iki sıra halinde 20 m. uzunluğunda 5 m. genişliğinde dikdörtgen şeklinde çukurlar açılmış ve içine köşe desteği işlevi gören kütükler yerleştirilmiş. Bu destek çukurları pişmiş kerpiç ile sıvanmıştır. Kerpiçlerde ahşap köşe konstruksyonu ve kalın tahta izleri açık bir şekilde görülmektedir. Şekil 9, 3 te tapınağın rekonstruksyonu görülmektedir: halka açık seramonilerin yapıldığı avlu ve büyük ihtimalle kurban yeri olarak kullanılan kapalı koridor ( kazılarda burada çok sayıda Kolhi seramiği ve import edilen Hellen seramikleri bulunmuştur)124.

Mtisdsiri yerleşim yerinde, Vani nin den 10 km kuzeyinde, M.Ö. 5-4. yüzyıla tarihlenen dikdörtgen şekilli bir sur ortaya çıkarıldı (Şek. 9, 2). Karışık teknikle örülen duvarların alt kesimi kaybolmadan günümüze kadar ulaşabildi. Duvarın dış kesimi taş zemininde oyulan çukurlara yerleştirilmiş taş platelerden oluşmaktadır. İç kesim ise kalın kalaslarla örülmüştür. Dış ve iç duvar arası, içi taş ve kerpiç ile doldurulmuş ve tahta kamaralarla kapatılmıştır. Duvar kerpiç ile sıvanmıştır125.

Kolhilerin yaşam biçimleri hakkında, özellikle dinsel inanışları, ritualleri hakkında en değerli bilgiler, sıradan bir çiftiye ait mezarlar sağlamaktadır. İndividuel olarak, ölünün bütün vucudu ile gömme geleneğinin yanında, ölünün yakılması geleneğı Batı Gürsistanın çeşitli yerlerinde gelenekseldi. Ölü mezarın yanında yakılıyordu ve daha sonra külü eşyaları ile birlikte gömülüyordu. Bunun dışında, bazı mezarlarda bulunan kemiklerin kısmen veya ileri derecede yanık izleri126, çok sayıda küçük hayvan kemiği parçaları, kırık seramik parçaları (kupa ve testi) ölü gömme merasimleri ve diğer rituallerin yapıldığını göstermektedir. Ölüleri kollektif olarak gömme biçimine, taş (ve toprak) la yükseltilmiş kult yerler gibi büyük (20 m² ve daha büyük) mezarlarda bulunmaktadır. İnsan kemiklerinde görülen derin yanık izleri yakma veya ritualle ikinci bir gömme geleneğini göstermektedir. Bu tip mezarlıklar Kolhetinin çeşitli bölgelerinde yaygındır (
bkz. Şek. 1, Nr. 6, 26, 31, 33-35
) ve hepsi oldukça farklı mezar envanterine sahip; Seramik (ibrik, kenatları dışa bükümlü kadeh, çif tutaçlı kaplar, kupalar), silahlar (bronz ve demirden mızrak uçları, hançer, kılıç, ok uçları), tarım aletleri (bronz balta, demir kazma, segmentler, saban biçimli aletler, bıçak ve orak), süs eşyaları (bronzdan boyun halkası, posten, çemgelli iğne, bilezik, karneolden kolyeler, akat, polikrom ve cam), metal heykeller (kadın ve ithypallık tip erkek figürler), çeşitli hayvan heykelleri. Kollektiv mezarlarda her bir birey için nasıl bir dini merasimin yapıldığı bilinmemektedir. Ölüye ait birçok kemik ve onlarla beraber gömülen özel eşyalardaki belirtiler ölü gömme işleminin iki aşamada yapıldığı kabul edilebilir. Ölen kişi belkide önce posta sarılıp ağaca asılıyordu.
Şekil.11. Ureki de bir mezardan cikarilan cesitli aletler, M.Ö. 7.-6. yy

Bu ilk çağlara ait merasim Rodoslu Apallonios (Argonotika III, 200.209) gibi antik çağ yunan yazarları tarafından nakledilmektedir127

Arkeolojik materyaller bize antik Kolhilerin dinsel kultleri hakkında açık bilgililer vermektedir128. Örneğin Ureki’de (
Şeki. 1, Nr. 6) bulunan kollektif bir mezarda son derece ilginç buluntular çıkarılmıştır; bron kuş, geyik, panter, boğa ve göğsünde bir çocukla taht'ta oturan bir kadın heykeli (Şek. 11.)129 . Tanrıça ve yanında bir çocuk, etrafında hayvanlar. Bu en eski inanışlardan olan, toprağın, bütün herşeyin anası, yer tanrıçası,’’ ‘’ büyükana’’ dır. Bu alışılmışın ötesindeki buluntu sadece mitolojik değil ayrıca özellikle enstitüleşmiş tarım kultunuda yansıtmaktadır. Büyük Tanrıça veya Büyükana inanışı bütün Kolheti de yaygındı ve bölgeden bölgeye büyük varyasyonlar göstermektedir130. Gümüş paraların ‘’Kolhidki’’ (Resim. 11.) üstündede Büyükana resimleri yer almaktadır131. Bu bağlamda Sulori’de (Resim. 3, 3) bulunan M.Ö. 7. yüzyıla ait, üzerinde iki atlı heykelciği bulunan bronz balta ve Vani’de (Resim. 16, 8.9) M.Ö. 4. yüzyıla ait altın takı(askı) ilginçtir.
Bu küçük heykel ’’ Büyükananın atlıları’’ olarak yorumlanmıştır132. Kısa süre önce Vani de bulunan son derece ilginç buluntu, belkide Tanrıça veya Büyükana (kultu) ile ilişkilendirilebilir. M.Ö. 8-7. yüzyıla ait bir kurban yerinde Kolhi kil kaplar, kilden çeşitli hayvan figürleri (geyik, koyun, boğa, domuz vd), iki ve üç başlı fantazi hayvan figürleri bulunmuştur (
Resim. 7 ve Resim 8.). Heykellerden özellikle iki ve üç başlı olanlarını
___________________________________________________________________ 110. O. Lort'k'ip'anije 1979a, 81-82.
111. Melik'isvili 1974, 157; O. Lort'k'ip'anije 1979a, 81-82.
112. G. Lort'k'ip'anije 1970, 91-100; O. Lort'k'ip'anije 1979a, 71-73.
113. Mik'elaje 1985; Mik'elaje ve Baramije 1977.
114. G. Lort'k'ip'anije 1970, 94-95.
115. G. Lort'k'ip'anije 1970, 93; Mik'elaje 1985, 76-78; Mik'elaje und Baramije 1977, 34-37.
116. Citaia 1952b, 1959, 1964; L. Jijiguri 1985a, 1985b.
117. G. Lort'k'ip'anije 1970, 95-100; O. Lort'k'ip'anije 1979a, 71-73.
118. G. Lort'k'ip'anije 1970, 50-52.
119. Kuftiin 1949-1950, II, 37-38; G. Lort'k'ip'anije 1970, 55ff.
120. Melik'isvili 1959, 249.
121. G. Lort'k'ip'anije 1970, 99-100.
122. Sumbaje 1960; Lesava 1978, 17-18; Mik'elaje 1978; Gogaje 1982.
123. Mik'elaje 1978, 73.
124. Saxarova 1976b.
125. Vani IV, 30-35; K'p'iani 1977, Jandieri 1987.
126. G. Gamkrelije 1982.
127. Mik'elaje 1985; Mik'elaje ve Baramije 1977.
128. Mik'elaje 1985, 16-20.
129. Kolheti de M.Ö. 8.-5. yy daki dinle ilgili direk herhangi bir kayıt bulunmamaktadır. Sadece Apollonios Rodos ta, büyük ihtimalle önceki bilgilere dayanan bir bilgi yer almaktadır. Büyük Uranos (Gök) ve onun altnda yer alan Tanrıların anası olarak kabul edilen Gaia (Yer/Dünya) çok yüceltilenlerdi. Vani’de bulunan helenistik dönemden bir yunanca yazıtta aynı şekilde Gaia (Yer), Helios (Güneş) ve Keos (Ay) tan bahsedilmesi ilgi çekicidir (bkz. T. Quaxçişvili 1987). Etnografik, sözlü ve yazılı kaynaklara dayanarak, ama arkeolojik verilerede, kolhi tanrı inancında en önde güneş ve ay sembolleri antromoph bir biçim aldığı (gösterildiği, ç.n) kabul edilebilir (Mikelaje 1974,84; G. Lordkipanije 1970,112).
130. Mik'elaje 1985, 59-62.
131. Kuftin 1949-1950, I, 243-247; Mik'elaje 1985, 2-65.
132. O. Lort'k'ip'anije 1979a, 92; 1986b, 82-83.

Hiç yorum yok: